
HİPERTANSİYON
Giriş:
Vücut ihtiyaçlarının karşılanması için kalp tarafından pompalanan kan, atardamarlar içinde belli bir basınca neden olmaktadır. Atardamar sistemi içindeki bu basınç, arteriyel kan basıncı veya tansiyon olarak isimlendirilir. Büyük ve küçük tansiyon olmak üzere iki farklı değerden oluşur ve ölçüm birimi mmHg’dır(milimetre civa). (Genellikle toplum içinde tansiyon değerleri yuvarlanarak “12’ye 8”, “15’e 9” şeklinde ifade edilmektedir. Bu ifadeler, 120/80 mmHg ve 150/90 mmHg’yı ima etmektedir. )
Tanım:
Büyük tansiyonun 90 ile 140 mmHg arasında, küçük tansiyonun ise 60 ile 90 mmHg arasında olması normal kabul edilir. Tansiyon değerlerinden, büyüğün 140 mmHg’nın üzerine veya küçük tansiyonun 90 mmHg’nın üzerine çıkması ‘Hipertansiyon Hastalığı’olarak kabul edilir. Yüksek tansiyon değerlerinin farklı zamanlarda alınan birkaç ölçümle teyit edilmesi gerekmektedir. Bazı hastalarda doktor muayenesine geldiklerinde tansiyon değerleri yüksek çıkarken evde istirahat halinde tansiyon değerleri normal çıkabilmektedir. Bu duruma “Beyaz önlük hipertansiyonu” adı verilir. Beyaz önlük hipertansiyonunun tespiti için 24 saatlik Tansiyon Holteri ile günlük tansiyon takibi yapılır. Buradan elde edilen verilerle hipertansiyon tanısı konulur.
Hipertansiyonun Olumsuz Sonuçları:
Bazı hastalar, tansiyonu 140/90 mmHg’nın üzerinde olsa bile hiçbir şikayet oluşturmadığını söyleyerek kendi normallerinin böyle olduğunu söyleyebilmektedirler. Bu inanış kesinlikle yanlıştır. Şikayet oluşturmasa bile 140/90 mmHg’nın üzerindeki tansiyon değerleri damarlarda yaygın olarak harabiyet oluşturmaktadır. Bu damar hasarlanmaları sonucu ileri ki yıllarda hastalarda kalp krizi, kalp yetersizliği, felç ve böbrek yetersizliği gibi kötü sonlanımlar gelişebilmektedir. Bu hasarlar ve olumsuz sonlanımlar tansiyonun normal sınırlar içine çekilmesi ile engellenebilir. Tüm bireylerde tansiyon değerinin 140/90 mmHg’nın altına düşürülmesi hipertansiyon tedavisinde esastır. Çok ileri yaşlılarda büyük tansiyonu 150’nin altına düşürmek yeterli olabilir. Ancak yaşı 60’ın altında olan hastalarda tansiyon üst sınırı 140/90 mmHg’dır.
Hipertansiyon Tedavisi:
Hipertansiyon tedavisinde hasta-hekim işbirliği ve sıkı koordiansyonu çok önemlidir. Hastaların evde tansiyonlarını takip edebilmeleri sağlanmalıdır. Böylelikle tansiyonun tüm gün takibi yanı sıra hastanın ilaçlarına ve yaşam tarz değişikliklerine uyumunu da arttırılmaktadır. Evde kullanılacak tansiyon cihazının koldan otomatik ölçen cihazlardan ve güvenilir markalardan (Omron gibi) seçilmesi uygun olacaktır. Hipertansiyon tespit edilen hastalarda öncelikle yaşam tarzı değişiklikleri ile tansiyon düşürülmeye çalışılır. Yaşam tarzı değişikliklerine rağmen tansiyon değerleri normal değerlere gerilemezse ilaç tedavisi başlanır. Tansiyonun çok yüksek olduğu veya organlarda harabiyetin gösterildiği durumlarda yaşam tarzı değişiklikleri ile beraber direk ilaç tedavisi de başlanabilir. Doktor tarafından önerilen ilaçlar yine doktor tarafından önerilen dozlarda kullanılmalıdır. Unulmamalıdır ki her ilaç herkes için uygun değildir. İlaç seçimi doktorlar tarafından hastanın yaşına, cinsiyetine ve diğer hastalıklarının mevcudiyetine göre yapılmaktadır. Hastaların etraflarından duydukları ilaçları doktor önermeden kullanması çok tehlikeli sonuçlara neden olabilir. Aynı şekilde ilaç dozu artırma ve azaltmalar yine doktorun bilgisi ve izni dahilinde yapılmalıdır.
Hipertansiyon tedavisinde uygulanacak sağlıklı yaşam tarzı değişiklikleri:
-
Günlük tuz tüketiminin, 5 gramın altına düşürülecek şekilde kısıtlanması,
-
Sigara ve tüm tütün mamüllerinin bırakılması,
-
Alkol tüketimi tansiyonun kontrol altına alınmasını güçleştirmektedir bu nedenle alkollü içecek alınmamalıdır,
-
Haftada en az 4-5 gün, günde 30-40 dakikalık tempolu yürüyüş ve yüzme.. gibi aerobik, fiziksel egzersizler yapılmalıdır,
-
Beden kitle indeksi 20-25 arası olacak şekilde vücut ağırlığının ayarlanması,






